30 Nisan 2016 Cumartesi

TAHT OYUNLARI (Taht oyunlarında ya kazanırsın ya da ölürsün...)







KİTAP KÜNYESİ
     Kitap Adı: Taht Oyunları
     Özgün Adı: A Game of Thrones
     Yazar: George R. R. Martin (George Raymund  Martin )
     Yayınevi: Epsilon Yayınevi     
     Çeviren: Sibel  Alaş
     Türkçe Yayınlanma Tarihi: Ağustos 2011
     Sayfa Sayısı: 847 sayfadır. (Son 13 sayfa hanedan tanıtımı yani ekler bölümü,son 2 sayfası ise Batıdiyar kıtasının Kuzey ve Güney haritası bulunur. )

KAPAK ARKA YAZISI
Yazların on yıllar,kışların bir insan ömrü sürebildiği diyarda,dehşetli ve soğuk zamanlar yaklaşmaktadır.Kışyarı'nın buzul topraklarda,Yedi Krallık'ı koruyan Sur'un ötesinde tehditkar doğaüstü güçler toplanmaktadır.Savaşın tam ortasında,doğdukları topraklar kadar sert,boyun eğmez Starklar vardır.Acımasız soğuğun hüküm sürdüğü kuzeyden,uzak güneydeki zevk yurduna uzanan,leydiler,lordlar,savaşçılar,büyücüler ve katillerle dolu öykü,korkunç kehanetlerin işaret ettiği bir devirde başlamaktadır.Komplo,trajedi,ihanet,zafer ve dehşet dolu olayların ortasında Starklar'ın,dostlarının ve düşmanlarının kaderi bıçak sırtındadır.Hedef,en ölümcül savaş olan taht oyununda muzaffer olmaktır.
George R. R. Martin türünün sınırlarını zorladığı Taht Oyunları ile bir şaheser ortaya koyuyor.Dünyanın dört bir yanındaki fantastik edebiyat okurlarını kesinlikle memnun edecek epik serinin ilk cildi gizem,entrika,aşk ve macera dolu sayfalarıyla büyülüyor.

“Kendisinden her zaman en iyi işleri beklediğim George R. R. Martin beni asla şaşırtmıyor.”
                                                                                                                 Robert Jordan

“Muhteşem bir öykü,muhteşem bir tarihi fantastik yapıt! Göz kamaştırıcı.”
                                                                                                            Anne McCaffrey

“Muhtemelen gelmiş geçmiş en iyi epik fantastik eser.”
                                                                                                Marion Zimmer Bradley

“Döneminin başat fantastik kitabı...Okumamak mümkün değil.”
                                                                                                            The Denver Post

“George R. R. Martin en iyi bilim kurgu yazarlarımızdan.Taht Oyunları da onun en iyi kitaplarından biri.”
                                                                                                          Raymond E. Feist
“Hem romantik hem gerçekçi.”
                                                                                                      Chicago Sun-Times
 
BENİM YORUMUM
Öncelikle herkese merhabalar ben Eren ve bu yazım anlayacağınız gibi ilk yazım olacak hatam varsa affola.Yorumuma ilk önce George amcamla ilgili düşüncelerimi yazmakla başlamak istedim.Şahsıma kalırsa adama helal olsun!Dehşet derecede hayalperest bir kişi ki zaten bunu yazdığı bilim-kurgu,korku ve fantastik kitaplar ile, Tolkien'dan etkilenmesiyle fark edebiliriz.Kendisine ek olarak bazı gerçek detayları hayal gücü ile harmanlayıp kitaba gizli ayrıntılar şeklinde ekleyebiliyor.(Ki bence eğer dikkatli ve ince masajlara meraklı iseniz farkedebileceğinizi düşünüyorum.)Kendisi ile ilgili düşüncelerimin sonu olarak kelime oyunlarını çok ama çok seven birisidir ara sıra rastlayabilirsiniz.
Kitabın mekanlarından başlamak gerekirse adam kıtalar,diyar,hanedanlar,kaleler,şehirler,kale
 ve şehir isimleri uydurmuş.

                                                            (Batıdiyar'ın haritası. )


                                 (Bazı hanedanların arma ve başkentlerinin temsili resmi. )

İkinci sırada zamanımız var.Aslında doğruya doğru zaman konusunda tam bir yorum yapamayacağım çünkü zaman okuyacağınız karakterden karaktere değişebiliyor.Üçüncü olarak kişilerdeyim.Ne kadar George amcayla ilgili görüşlerimi geçmiş olsam da adam karakterleri harika bir şekilde yansıtmış.Kendinizi adeta favori karakterinizi seçme zorunluluğu içinde hissedip kitaba daha iyi bir şekilde dalıyorsunuz.Hatta bazen bazı kişilerle tartışmaya bile girebilirsiniz!(Şahsen ben giriyorum. :D) Dördüncü olarak konudayım.Birbirinden bağımsız o kadar konu var ki okumuş olanlar bilir.Ana konu belirli hanedanlar var ve belirili olaylar belirli hanedanlar arasında savaş ve intikam duygusu doğurmuş oluyor.Bu hanedanların önceden veya bu olaylara karşı intikam alma istekleri ve demir tahtta oturma isteği oluşuyor.Ek olarak kuzeyden gelen ötekiler ve ejderhalar var!
 
                                                             (Ötekilerden bir resim. )

                                                            (Ejderhaların bir resmi. )

Son olarak değinmek istediğim şey ise kitapta farklı kültürlerin olması.Hatta bu kültürlere mensup insanların farklı fiziksel görünüşlerinin olması ve farklı dinlere tapmaları.Bütün harika mı harika fantastik ve gerçekçi ögeler bu kitapta bulunmakta.


PUANLAMA:

*Gerçekten mükemmel derecede sürükleyici. (+)
*Dil ve anlatımı müthiş hatta kelime oyunları beni benden aldı. (+)
* Karakterlerden de bahsedilmiş hatta kendinizi onların yerinde hissediyorsunuz. (+)
*Gerçek hayata inceden mesajlar. (+)
*Cinsel içerikler (-)

             

5/4


SON

29 Nisan 2016 Cuma

Sokak Kedisi Bob


 Kitap Künyesi:

Kitap Adı:Sokak Kedisi Bob
Özgün Adı:A Street Cat Named Bob
Yazar:James Bowen
Yayınevi:Yabancı Yayınları
Çeviren:Işıl Karahanoğlu Zaimoğlu
Türkiye Yayınlanma Tarihi:Eylül 2013
Sayfa Sayısı:224



 Kapak Arka Yazısı:
Sokaklarda yaşayan James Bowen yaralı bir sarman bulduğunda hayatının ne denli değişeceğini bilmiyordu.Kıt kanaat geçiniyordu ve son ihtiyacı olan şey bir kediydi.Oysa tanıştıktan sonra ayrılmaz bir ikili oldular ve birbirlerinin yaralarını sardılar.
Sokak Kedisi Bob herkesin yüreğine işleyecek, umut dolu ve sıcacık, gerçek bir hikâye...



"Yaralı bir sarmanın sokaklarda yaşayan bir adamın hayatını nasıl değiştirdiğine dair sıcak ve etkileyici bir hikâye... Yayımlandığı andan itibaren çok satanlar listesine giren bu kitap, hayat dolu bir dostluk hikâyesi olmasının yanı sıra sokaklardaki hayatın ne denli adaletsiz olduğunu da gözler önüne seriyor."
-The Guardian

"Yürekleri ısıtan bir umut mesajı..."
-Daily Mail


"James ve Bob'un ilk imza gününde hayranları metrelerce kuyruk oluşturdu.Uslu kedi Bob, sadece 2 saatte tam 180 kitap imzaladı."
-Bookseller

Benim Yorumum:
Öncelikle merhabalar, bu benim blogtaki ilk kitap yorumum olucak.Bu yüzden biraz heyecanlıyım.Umarım size çok yansımaz. Yağmurlu havada, camın karşısına oturup yanımıza sıcak bir şeyler alıp kitap okumayı hepimizin sevdiğini düşünüyorum.Ancak şöyle de bir şey var ki her kitap yağmurun ritmine uyum sağlayamıyor ve bize bu anlarda eşlik edemiyor.Şu konuda size garanti verebilirim ki Sokak Kedisi Bob kesinlikle bu anlarda sizin yanınızda olacak.Emin olun ki içtiğiniz sıcak şeylere gerek kalmadan içiniz bir anda yumuşayacak ve ısınacak. Ancak kitapta, gerçekte yaşanmış bir olaydan bahsediliyor.Bu olayı da klişe bir söz ile açıklamak gerekirse "Gerçekler acıdır." Öyle kişiler var ki sizin ondan nefret etmeniz için elinden geleni yapıyor ve elimizde olmadan biz de James gibi birazcık sövebiliyoruz. Ancak James öyle güçlü bir karakter ki hayat felsefesi olan "Yaşadığımız her gün bize sunulan ikinci bir şanstır." 'dan hiç vazgeçmiyor, gününü bozucak şeyleri takmamak için elinden geleni yapıyordu. Bob da bunu yapmasında ona yardımcı olan en yakın arkadaşıydı. Dışarıda gitar çalarak para kazandığı anlarda, hastalığında hatta bağımlılıktan kurtulurken bile Bob, James'in her daim yanındaydı. Tabiki bu arkadaşlık tek yönlü bir arkadaşlık değildi, James de yaz kış demeden hastalıkta sağlıkta Bob'un yanındaydı. Bu iki mükemmel arkadaşlığın temeli ışığı loş ışıklı bir koridorda atılmıştı. Bir tarafta ailesiyle arası kötü, hiç arkadaşı olmayan, sokaklarda gitar çalıp para dilenen bir eroin bağımlısı diğer tarafta evsiz, zayıf, soğuktan kaçmak için koridordaki dairelerin birinin paspasına kıvrılmış bir sarman.Birbirini en iyi anlayacak ve en iyi tamamlayacak arkadaşlık da bu değil mi zaten?
Bu iki sevimli, umut dolu dostun hikayesini okumak için daha ne bekliyorsunuz?




Puanlama:
5/5
İnsana bir şeyler katabilen az kitaptan biriydi.Kullanılan akıcı dil bile sıkılmamı engelleyecekken bir de olayların sürükleyici olması kitaba bağlanmamı sağlamıştı.Kitap bittiğinde açıkcası üzülmüştüm, daha fazlasını okumak istemiştim.

Son